Present Continuous Tense
İngilizce şimdiki zaman
Türkçedeki karşılığı şimdiki zaman olan Present Continuous daam/is/are + Ving kuarlı bulunur, bunun türkçedeki karşılığı -yor ekidir.
Present continuous tense şöyle bir tanımla da izah edilir. Bir iş şu anda yapılıyorsa, o cümle şimdiki zamandır. Yani Present continuous tensedir.
Present continuous tense cümlelerde, sözü edilen işler yapılırken söylenirler ve söylenirken yapılmakta olurlar.
Present continuous tense konu anlatımı
Present continuous tense konu anlatımına olumlu cümleler ile başlamadan önce birkaç örnek cümle yapalım.
I am cooking a cake now.
Ben şu anda kek pişiriyorum.
He is walking.
O, yürüyor.
I am writing my messages.
Ben mesajlarımı yazıyorum.
They are playing basketball.
Onlar basketbol oynuyorlar.
Present continuous tense olumlu cümleler
Present continuous tense olumlu cümleler, önce özne sonra yardımcı fiil ardından asıl fiil’in ing almış hali ve gerekirse tümleç eklenerek kurulur.
Present continuous tense cümlelerin olumlu şeklini bir tablo halinde görelim.
Özne | Yardımcı fiil | Fiil + ing takısı | Tümleç | Türkçesi |
I | am | going | to Erzurum. | Ben Erzurum’a gidiyorum. |
You | are | going | to Erzuruml. | Sen Erzurum’a gidiyorsun. |
He | is | going | to Erzurum. | O, Erzurum’a gidiyor. |
She | is | going | to Erzurum. | O, Erzurum’a gidiyor. |
It | is | going | to Erzurum. | O, Erzurum’a gidiyor. |
We | are | going | to Erzurum. | Biz Erzurum’a gidiyoruz. |
You | are | going | to Erzurum. | Siz Erzurum’a gidiyorsunuz. |
They | are | going | to Erzurum. | Onlar Erzurum’a gidiyorlar. |
Present continuous tense örnek cümleler
I am learning English.Ben İngilizce öğreniyorum.
You are listening to the music.
Sen müzik dinliyorsun.
He is answering his teacher’s question.
O öğretmeninin sorusunu cevaplıyor.
We are missing our grand father.
Biz büyükbabamızı özlüyoruz.
They are laughing to my joke.
Onlar benim şakama gülüyorlar.
Kate Winslet is coming back to the screen.
Kate Winslet ekrana geri dönüyor.
Global warming is becoming to a big danger.
Küresel ısınma büyük bir tehlike haline geliyor
.
The prime minister of Greece is giving a press conference.
Yunanistan başbakanı basın toplantısı yapıyor.
Present continuous tense ile zaman zarfı
Bu tense ile oluşturulan cümlelerde Zaman blirten kelimeler anlam bütünlüğünü bozmayacak şekilde cümlede herhangi bir yere gelebilir.
I am thinking about you right now.
Tam da şimdi seni düşünüyorum.
You are still reading that book.
Sen hala o kitabı okuyorsun.
We are waiting Selma at the moment.
Şu anda Selma’yı bekliyoruz.
They are running to the bus station now.
Onlar şu anda otobüs durağına koşuyorlar.
Present continuous tense olumsuz cümleler
Present continuous tense olumsuz cümleler, önce özne, sonra yardımcı fiilin olumsuz şekli ve fiilin ing takısı almış şekli kullanılarak kurulur.Present continuous tense cümlelerin olumsuz şeklini bir tablo halinde görelim.
Özne | Yardımcı fiil (olumsuz şekli) | Fiil + ing takısı | Türkçesi |
I | am not | singing. | Ben şarkı söylemiyorum. |
You | are not (aren’t) | singing. | Sen şarkı söylemiyorsun. |
He | is not (isn’t) | singing. | O, şarkı söylemiyor. |
She | is not (isn’t) | singing. | O, şarkı söylemiyor. |
It | is not (isn’t) | singing. | O, şarkı söylemiyor. |
We | are not (aren’t) | singing. | Biz şarkı söylemiyoruz. |
You | are not (aren’t) | singing. | Siz şarkı söylemiyorsunuz. |
They | are not (aren’t) | singing. | Onlar şarkı söylemiyorlar. |
Present continuous tense ile ilgili çeşitli örnek cümleler
My aunt isn’t sleeping in the room.Halam odada uyumuyor.
Her friends aren’t giving flowers to Burcu.
Arkadaşları Burcu’ya çiçek vermiyorlar.
I am not sharing my room with my sister.
Odamı kızkardeşimle paylaşmıyorum.
You aren’t playing chess.
Sen satranç oynamıyorsun.
My mother isn’t cooking now.
Benim annem şimdi yemek pişirmiyor.
The birds are not singing now.
Kuşlar şimdi ötmüyor.
The kids are watching TV.
Çocuklar TV seyrediyorlar.
I am sitting down, because I am tired.
Ben oturuyorum, çünkü yorgunum.
I am not learning German, because this is an English class.
Ben Almanca öğrenmiyorum, çünkü bu bir İngilizce sınıfı.
Who are you writing to?
Sen kime yazıyorsun?
My friend is studying really hard for her exams this week.
Benim arkadaşım bu hafta sınavları için çok çalışıyor.
I am reading a really interesting book now.
Ben şimdi gerçekten ilginç bir kitap okuyorum.
I am seeing my dentist on Wednesday.
Ben Çarşamba günü dişçimi görüyorum.
Polly is coming for dinner tomorrow.
Polly yarın akşam yemeğine geliyor.
Are you doing anything tonight?
Sen bu akşam her hangi bir şey yapıyor musun?
We aren’t going on holiday next week.
Biz gelecek hafta tatile gitmiyoruz.
Sally is taking a bath.
Sally banyo yapıyor.
What are you doing at the weekend?
Sen hafta sonu ne yapıyorsun?
Peter and Mary are going out.
Peter ve Mary dışarı çıkıyorlar.
We are discussing the project at the moment.
Biz şu anda projeyi tartışıyoruz.
My brother isn’t eating with us tonight.
Benim kardeşim bu akşam bizimle yemiyor.
My cousins aren’t going to France this year. They’re going to Thailand.
Benim kuzenlerim bu yıl Fransa’ya gitmiyorlar. Tayland’a gidiyorlar.
Am I talking too much?
Ben çok mu konuşuyorum?
Are you participating in the competition next week?
Sen gelecek hafta yarışmaya katılıyor musun?
Which route are you taking to the conference this week?
Sen bu hafta konferansa hangi yoldan gideceksin?
Who am I sending to the meeting?
Ben toplantıya kimi gönderiyorum?
These days most people are using email instead of writing letters.
Bu günlerde insanlar mektup yazmak yerine e-posta kullanıyorlar.
What sort of clothes are teenagers wearing nowadays?
Bugünlerde gençler ne tür giysiler giyiyorlar?
♦ USE 1 Near Future (Yakın Gelecek)
► Sometimes, speakers use the Present Continuous to indicate that something will or will not happen in the near future. (Bazen Present Continuous Tense bir şeyin o anda değil de yakın bir zamanda olacağını veya olmayacağını anlatmak için kullanılır.)
EXAMPLES
- I am meeting some friends after work. (İşten sonra arkadaşlarla buluşuyoruz.)
- I am not going to the party tonight. (Bu gece partiye gitmiyorum.)
- Isn't he coming with us tonight. (O bu gece bizimle gelmiyor mu?)
♦ USE 2 Complaining with "Always" ("Always" kullanarak şikayette bulunma)
► The Present Continuous with words such as "always" expresses the idea that something often happens. Notice that the meaning is like Simple Present but with negative emotion.
(Present Continuous Tense "Always" gibi kelimelerle kullanıldığında bir şeyin yapıldığını veya olduğunu belirtir. Anlam Simple Present Tense'e benzer ve her zaman negatiftir. Bir şeyden şikayet ederken kullanılır.).
Always kelimesi dışında ayrıca "constantly" veya “ forever” kelimeleri ile kullanıldığında da, Present Continuous Tense rahatsız edici hoş olmayan bir eylemden yakınma anlamı verir. Anlam olarak Simple present tense!i andırsa de , olumsuz duygu içerir. "always" “forever” veya "constantly" kelimeleri cümlede "be" ve "verb+ing." arasında bulunurlar
EXAMPLES
- She is always coming to class late. (Derse hep geç kalıyor.)
- He is always talking. (O sürekli konuşur.)
- I don't like them because they are always complaining. (Onları sevmem çünkü hep şikayet ederler.)
- My brother is always wearing my shirts without asking me. (Kardeşim hep bana sormadan tişörtlerimi giyer.)
- Mary is always late for work. Someone should warn her. (Mary hep işe geç kalıyor. Birisi onu uyarmalı.)
- She is constantly speaking. I wish she would shut up. (Sürekli konuşuyor. Keşke biraz sussa.)
- You are forever talking about your father-in-law. (Sürekli kayınpederin hakkında konuşuyorsun.)
- Mary is always late for work. Someone should warn her. (Mary hep işe geç kalıyor. Birisi onu uyarmalı.)
- She is constantly speaking. I wish she would shut up. (Sürekli konuşuyor. Keşke biraz sussa.)
- You are forever talking about your father-in-law. (Sürekli kayınpederin hakkında konuşuyorsun.)
► Bazı fiiller Present Continuous Tense ile kullanılmaz. Bu fiiller "state verbs" olarak adlandırılır.
Şimdiki zaman yapıları bir eylemin fiziksel ve görsel olarak yapıldığını gösterirler. Dolayısıyla soyut düşünmek, sevmek, anlamak, sahip olmak gibi soyut anlamlı fiiller continuous (be+ -ing) yapısında kullanılamazlar. Bu fiiler Simple Tense ile ifade edilirler . Örneğin “I love you” Simple Present tense ile yazılmasına rağmen, Türkçe'ye “ Seni seviyorum “ diye çevrilir.
- She is loving chocolate. - Yanlış
- She loves chocolate. - Doğru
- She loves chocolate. - Doğru
- I am hating you - Y.
- I hate you - D.
- I hate you - D.
- She isn't understanding me - Y.
- She doesn't understand me - D.
- She doesn't understand me - D.
Bu fiillerden bazıları aşağıda verilmiştir.
- Mental State (Zihinsel Durumlar)
know, realize, understand, recognize
believe, feel, suppose, think
imagine, doubt, remember, forget
want, need, desire, mean
know, realize, understand, recognize
believe, feel, suppose, think
imagine, doubt, remember, forget
want, need, desire, mean
- Emotional State (Duygusal Durumlar)
love, like, appreciate, please, prefer
hate, dislike, fear, envy
mind,care
astonish, surprise, amaze
love, like, appreciate, please, prefer
hate, dislike, fear, envy
mind,care
astonish, surprise, amaze
- Possession (Sahip Olma)
have, belong, possess, own
have, belong, possess, own
- Sense, Perception (Duyular, Algalama)
taste, smell, hear, feel, see
taste, smell, hear, feel, see
- Other Stative Verbs (Diğer Fiiller)
look, seem, appear, sound, resemble, look like
cost, owe, weigh, equal
be, exist, matter,
consist of, include,contain
look, seem, appear, sound, resemble, look like
cost, owe, weigh, equal
be, exist, matter,
consist of, include,contain
► Bazı fiiller de hem Continuous hem de Simple formda kullanılabilirler. "love - like - hate - understand" gibi fiiller bu kategoriye girer. Fakat bu farklı kullanım, anlam farklılılığına da yol açar. Aşağıda iki zamanla da kullanılabilen ve farklı anlamlar taşıyan fiiller verilmiştir.
- THINK
(a) “What do you think about the new English teacher? I think he is a nice man !”
(Yeni İngilizce öğretmeni hakkında ne düşünüyorsun? Bence iyi bir adam.)
(b) I am thinking about the exam tomorrow. It will be a difficult one.
(Yarınki sınavı düşünüyorum. Zor bir sınav olacak.)
(a) “What do you think about the new English teacher? I think he is a nice man !”
(Yeni İngilizce öğretmeni hakkında ne düşünüyorsun? Bence iyi bir adam.)
(b) I am thinking about the exam tomorrow. It will be a difficult one.
(Yarınki sınavı düşünüyorum. Zor bir sınav olacak.)
(a) cümleside think, fikir gösteren soyut anlamlı bir fiildir. Kişilerin belli konularda fikir sahibi olmaları fiziksel bir durum değildir. (b) cümlesinde ise think , fiziksel ve görülebilir bir özelliği olan somut bir eylemdir. Örneğin birşey düşündüğünü görerek anladığımız bir kişiye “ Öyle derin derin ne düşünüyorsun” diye sorarız. Düşünme eylemi fiziksel bir durum olmuştur.
- HAVE
(a) I have two cats and a dog. Do you have any pets? (Benim bir köpeğim ve bir de kedim var. Senin evcil hayvanın var mı?)(b) I am having a nice time in my speaking classes. (Konuşma sınıflarında hoş vakit geçiriyorum.)
(a) I have two cats and a dog. Do you have any pets? (Benim bir köpeğim ve bir de kedim var. Senin evcil hayvanın var mı?)(b) I am having a nice time in my speaking classes. (Konuşma sınıflarında hoş vakit geçiriyorum.)
Birinci cümlede “have” fiili sahip olmak anlamında asla continuous olarak kullanılamaz. İkinci örnekte ise “have” fiili iyi zaman geçirmek, eylenmek anlamında somut bir yapıdadır.
- SMELL
(a) All flowers smell nice. (Bütün çiçekler güzel kokar.)
(b) The little girl is smelling the flowers. (Küçük kız çiçekleri kokluyor.)
(a) All flowers smell nice. (Bütün çiçekler güzel kokar.)
(b) The little girl is smelling the flowers. (Küçük kız çiçekleri kokluyor.)
Birinci cümlede “smell” soyut bir eylemdir. Çiçekler kokma eylemini fiziksel ve görülebilir bir şekilde yapmazlar. Bu bir durumdur. İkinci cümlede ise “smell” fiili aktif bir anlamdadır. Küçük kızın bu koklama eylemini fiziksel olarak yapması görülüp, başkalarına da gösterilebilir.
TIME EXPRESSIONS IN PRESENT CONTINUOUS TENSE (ŞİMDİKİ ZAMANDA ZAMAN BELİRTEN İFADELER)
Time expressions zaman belirten ifadelerdir ve İngilizce'de her zaman için farklı ifadeler kullanılır. Özellikle sınavlarda cümlenin hangi tense olduğunu anlamak için time expression'ların bilinmesi çok önemlidir.
- At the moment / now (şu anda / şimdi)
The students are studying in the classroom at the moment / now. (Şu anda öğrenciler sınıfta ders çalışıyorlar.)
- At the moment / now (şu anda / şimdi)
The students are studying in the classroom at the moment / now. (Şu anda öğrenciler sınıfta ders çalışıyorlar.)
- At present (Şu anda)
At present all the farmers in the village are harvesting their crops. (Köydeki çiftçiler şu anda mahsüllerin topluyorlar.)
- For the time being (Şu esnada)
My father will buy a new car soon. For the time being he is using mine. (Babam yeni bir araba alacak. Şu esnada benimkini kullanıyor.)
Ayrıca "Look! , Listen! Be Careful!" gibi ünlemler de, arkasından gelecek cümlenin şimdiki zaman olacağını gösterir. Özellikle sınavlarda bu ipuçlarını yakalamak çok önemlidir.
- Listen! Somebody is following us. (Dinle! Birisi bizi takip ediyor.)
- Look ! A car is coming. (Baksana! Bir araba geliyor.)
- Look ! A car is coming. (Baksana! Bir araba geliyor.)
► Spelling Of Final –ing (-ing takısının yazılışı)
Fiilin son harfine bağlı olarak bazen -ing takısı farklı şekillerde yazılabilir. Aşağıdaki bu konuyla ilgili kurallar verilmiştir.
- Bir sessiz harf + -e gelirse -e düşer ve –ing eklenir.
dance - dancing
ride - riding
take - taking
dance - dancing
ride - riding
take - taking
- Bir sesli + Bir sessiz harf gelirse sessiz harf çift yazılır ve – ing eklenir.
cut - cutting
plan - planning
run - running
cut - cutting
plan - planning
run - running
NOT: w,y, ve x harfleri çift yazılmaz.
snow - snowing
fix - fixing
pay - paying
snow - snowing
fix - fixing
pay - paying
- İki sesli + bir sessiz harf varsa -ing eklenir; sessiz harf çift yazılmaz
keep - keeping
read - reading
keep - keeping
read - reading
- İki sessiz harf varsa -ing eklenir; sessiz harf çift yazılmaz
sing - singing
wash - washing
sing - singing
wash - washing